Kategoriler
Genel

kahve telveleri 2

Genç bir kadın, yapmak istedikleri, yapamadıkları, yolun ortasında yarı çıplak halde. Oysa hiç böyle hayal etmemişti.

Çok değil birkaç ay önce mezun oldu. Annesinin yaşadığı zulümden kurtulması ve onun gibi daha nicelerine yardım etmek istiyordu. Okumuş Avukat olmuştu. Birkaç gün önce de yeni işine girmişti. Biraz kalabalık, biraz yorucu ama en büyük hayaliydi bu. 

Kendi kendine yürürken bunları düşünüyordu. Nasıl da alt etmişti o adamı. Yeni mezun bir avukat olarak nasıl da güzel bir duruşma olmuştu. Tek celsede koydular içeri. Annesi 51 yaşındaydı. Yıllarca babası dövmüş hatta tecavüz etmiş ama o hiç sesini çıkaramamıştı. Yürürken yüzü düştü birden yaşadıkları geldi aklına. Ama bugün her şey değişmişti. Mezuniyetine birkaç gün kala babası -ki o adam demeyi tercih ediyordu- annesini hastanelik etmişti. Kendine verdiği ilk söz bu oldu. İlk davası o adam olacaktı. Sonra birden rahatladı. Bugün yaptıkları geldi aklına o adamın yüzü gülümsedi kendi kendine.

O sırada göz göze geldi.  Başka bir adam gözlerinin içine düşmüş alenen taciz ediyordu onu. Üstelik o da gülümsemişti.

Hızlı adımlarla durağa doğru döndü. Otobüs durağında bir yaşlı çift vardı. Onların yanına ilişti. Bir genç adam geldi. Çocuklu genç bir kadın. Derin bir nefes aldı.

Bir sürü iş halletmişti yine birçok şeyin altından tek başına kalkmanın sevinci vardı üzerinde. Daha doğrusu hayallerini gerçekleştirmenin. Ara sokağa girdi kafasında dosyalar, davalar. Kendi ayak seslerini duyuyordu. Kıkırdadı kendi kendine hanım hanımcık bir avukat kadın olmuştu. Sokağın lambası pat etti söndü o an. İçi ürperdi. Kendi ayak seslerini duyuyordu, sonra başka ayak sesi daha duymaya başladı. Daha tok, daha sert. Yürümeye devam etti. Sokak bitmiyor karanlık aydınlanmıyordu. Arkadan saldırdı adam. Ne olduğunu anlayamamıştı. Çırpınmaya başladı. Kıpırdayamıyordu bile. 

Gözünü açtığında çığlık çığlığa bağırıyordu. Üstü başı kan, üstü başı pislik, üstü başı acıyla kaplanmıştı. Bir nefes daha bağırdı ama kemikleri sızlıyordu.

Öldüresiye dövülmüş, tecavüz uğramış, işkence görmüş bedeni ile ormanın bir köşesindeydi bedeni. Oysa o nerede olduğunu bile bilmiyordu. Aslında tek yaptığı kendi başarısına gülümsemek olmuştu.

Geliştirici: tubayseozgur

doğmadan başlayanlardanım ve hayatın içinde bir çatlak kiremit :)

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s