Kategoriler
Genel

postal

Aslında bütün istediği üstü bez altıkauçuk olan yeşil bir postal almaktı.Çarşıya indiğinde girmediği dükkan kalmamıştı. İstediği gibi bir parçayı bulması zordu. Kime sorsa bambaşka modeller gösteriyordu. En sonunda girdiği bir mağazada yer altı çarşısında merdiven altında bir kunduracının olduğunu söylediler. O zaman biraz umut doğdu içine. Aradığı şeyi bulabilirdi.

O gece arkadaşları bir parti organize etmiş o da o partiye katılmaya karar vermişti. Yıllarca giydikleri için onu dışlamışlar ve son zamanlardaki değişimiyle tekrar aralarına almışlardı. Ama onlara bir şey göstermek istiyordu o kendi gibi olmayı seçmiş ve bunu onlarında görmesi gerekiyordu. 

Akşama zamanı vardı ama aradığı postal onun için nemli bir simgeydi onu bulmadan gitmek istemiyordu.  Koşar adım yer altı çarşısına indi. Aşağısı oldukça büyük ve kalabalıktı. Merdiven altında demişlerdi ama hangi cephede olduğunu sormamıştı. Gözünde bir süzdü içeriyi sonra sağdan başlamaya sonra da sola geçmeye karar verdi. Sağ taraftaki merdivenleri bitirdiğinde bir saati devirmişti. Ve maalesef ki her sorduğu dükkan bir sonraki merdiven altında olduğunu söylüyordu. Sabırlıydı o postalı bulana kadar arayacaktı. Sonra sol tarafa geçti. Birkaç merdiven altından sonra sonunda aradığı yeri bulduğunu anladı.

İçeride yaşlı bir amca elinde çekişle bir topuğun altına tak tak tak diye vuruyordu. O da kapıya vurdu tak tak tak…

Buyur kızım dedi yaşlı adam.

Merhaba ben yeşil bir postal arıyorum. Üzeri bez altı kauçuk olacak.

Bir nefeslenseydin güzel kızım dedi yaşlı adam kızın aksine sakince.

Kız utandı girişinden dolayı yanakları kızardı. 

Kusura bakmayın bir yere yetişeceğim o yüzden.

Neden yeşil?

Neden yeşil mi?

Evet neden yeşil istiyorsun?

Ağzını açtı ama konuşamadı kafası karışmıştı. Hayatında ilk defa duymuş gibi kala kalmıştı. Şimdiye kadar sorduğu hiçbir ayakkabıcı bunu sormamıştı. Ama zaten o biliyordu neden yeşil istediğini. 

Üzerimdeki kıyafetlere uyacağı için. Diye çıktı ağzından.

Yaşlı adam yine kafasını kaldırmadan sence kırmızı uymaz mı? Deyiverdi.

Amcacığım elinizde var mı yoksa ona göre başka yere bakacağım. diye sinirlenmeye başlamıştı 

Elimde olup olmaması değil ama esas senin neyi isteyip istemediğin önemli dedi yaşlı adam hiç istifini bozmadan.

Olay gittikçe değişik bir hal almaya başlamıştı.

Ben yeşil istediğimden eminim ama size neden kırmızı istediğimi hissettirdim onu anlayamadım.

Yaşlı adam ayağa kalktı elleriyle oturduğu yerden destek alarak, hatta etrafını yoklayarak arkaya doğru yürümeye başladı.

işte o anda kız şaşırmıştı çünkü az evvel kapının önünde daha hiç sesini çıkarmadan sadece kapıya vurduğunda ona buyur kızım diyen adam kördü ve yeşil istediği ayakkabıyı niye kırmızı istemiyorsun diye soruyordu kafası karıştı. Olduğu yerde kala kaldı adam içerden geri döndüğünde bir elinde yeşil bir postal elinde diğerinde parlak kırmızı bir botla döndü. Kırmızı öylesine güzeldi ki kızın gözleri yerinden oynadı. Hiç hayatında böylesine güzel bir bot görmemişti.

Şimdi tekrar soruyorum neden yeşil ve niye kırmızı değil?

Kız iyicene allak bullak olmuştu.

Kafam karıştı. Aslında eminim yeşil bir postal almak istediğime ama bu gösterdiğiniz kırmızı beni benden aldı.peki siz çok özür dilerim ama körsünüz sanırım renkleri nasıl ayırt edebiliyorsunuz? adam gülümsedi 

Herkes kördür ama isterlerse bir gün gözleri açılır. 

Kız iyicene şaşkına dönmüştü peki ben o zaman ikisini de alabilir miyim? dedi adam başıyla onayladı “istediğini seçersin” diye de ekledi.

Adam içerden diğer pabuç pabuçların diğer teklerini getirdi ve kız iki botu da alarak dışarı çıktı. Yeraltı Çarşısı’nda olduğunu fark etti. Nasıl gelmişti buraya bir anda her şey aklımdan uçup gidivermişti. O sırada arkadan bir ses duydu yaşlı kör ayakkabıcı yine bir topuğa tak tak tak diye elindeki çekiçlevuruyordu. O an kendine geldi evet yeşil postalları almak için yeraltı çarşısına inmişti sonra sağdaki merdivenleri fark etti artık yukarı çıkması gerekiyordu. Üstelik elinde şimdi hem yeşil bir postal hem de kırmızı bir bot vardı. Bir an dışarı adım attığında gözleri kamaştı. Uzun süre aşağıda kalmış olmalıydı. Gözlerini kıstı ama görebiliyordu. Yaşlı adamın dediği geldi aklına “Aslında hepimiz körüz…”

Geliştirici: tubayseozgur

doğmadan başlayanlardanım ve hayatın içinde bir çatlak kiremit :)

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s